Phrasal verbs, İngilizce öğrenenler için sıkça karşılaşılan ve anlamı genellikle birlikte kullanılan kelimelerin toplamından farklı olan ifadelerdir. Bu makalede, günlük İngilizce konuşmada en çok kullanılan phrasal verbs‘leri ele alacağız ve her birinin anlamını ayrıntılı bir şekilde inceleyeceğiz.
Phrasal Verbs Nedir anlamı?
Phrasal verbs, İngilizce dilinin dinamik ve renkli yapısını anlamak ve kullanmak için önemli bir bileşeni oluşturan ifadelerdir. Bu makalede, phrasal verbs kavramını detaylı bir şekilde ele alacak ve bu özel dil yapısının günlük İngilizce ile nasıl bütünleştiğini anlatacağız.
Phrasal Verbs Nedir?
Phrasal verbs, bir fiilin bir veya daha fazla ön ad (preposition) veya zarf (adverb) ile birleşerek yeni bir anlam kazanmasını ifade eder. Bu yapı, genellikle birlikte kullanıldığında özgün bir anlamı ifade eder ve bu nedenle bu ifadelerin tam anlamını anlamak, dilin inceliklerini keşfetmek anlamına gelir.
Phrasal Verbs’in Yapısı: Bir phrasal verb genellikle bir fiil ve onu takip eden bir ön ad veya zarf ile oluşur. Örneğin, “look up” ifadesinde “look” fiili, “up” ise ön ad olarak kullanılmış ve bir arama eylemini ifade etmiştir.
Kullanım Alanları:
- Günlük Konuşma: Phrasal verbs, günlük konuşmalarda sıkça karşılaşılan ve kullanılan ifadelerdir. İngilizce konuşulan bir ortamda, insanlar phrasal verbs’leri sıklıkla kullanarak ifadelerine renk katarlar.
- İş İngilizcesi: İş dünyasında, özellikle iş toplantıları ve profesyonel iletişimde phrasal verbs’leri bilmek önemlidir. Bu ifadeler, iş dilinde daha etkili ve doğal bir iletişim kurmanıza yardımcı olabilir.
- Yazılı İletişim: Yazılı iletişimde de phrasal verbs kullanımı yaygındır. Makaleler, raporlar ve yazışmalar sırasında doğru phrasal verbs’leri bilmek, yazılı ifadelerinizi zenginleştirebilir.
Sonuç olarak, Phrasal verbs, İngilizce dilinin derinliklerine inmek ve gerçek hayatta etkili iletişim kurmak için önemli bir araçtır. Bu ifadeleri öğrenmek, dil becerilerinizi geliştirmenin yanı sıra, İngilizceyi daha etkili ve doğal bir şekilde kullanmanıza da katkı sağlar. Dil öğrenme sürecinizde phrasal verbs’leri anlamak ve kullanmak, sizi daha yetkin bir dil kullanıcısı haline getirecek önemli bir adımdır.
Get along with: Anlamı: İyi anlaşmak, iyi geçinmek. Örnek Cümle: She gets along with her colleagues very well.
Come across: Anlamı: Rastlamak, karşılaşmak. Örnek Cümle: I came across an old friend at the grocery store yesterday.
Turn up: Anlamı: Ortaya çıkmak, varmak. Örnek Cümle: He turned up late for the meeting.
Break up: Anlamı: Ayrılmak, ilişkiyi sonlandırmak. Örnek Cümle: They decided to break up after years of being together.
Look forward to: Anlamı: Dört gözle beklemek, sabırsızlıkla beklemek. Örnek Cümle: I’m looking forward to the weekend.
Put up with: Anlamı: Katlanmak, tahammül etmek. Örnek Cümle: She can’t put up with his constant complaining anymore.
Give up: Anlamı: Vazgeçmek. Örnek Cümle: Don’t give up on your dreams.
Run out of: Anlamı: Tükenmek, bitmek. Örnek Cümle: We’ve run out of milk; I need to buy some more.
Take after: Anlamı: Benzemek, çekmek. Örnek Cümle: She takes after her mother in terms of artistic talent.
Bring up: Anlamı: Büyütmek, yetiştirmek. Örnek Cümle: My grandparents brought me up in a small town.
Önemli Phrasal Verbler
İngilizce dilini öğrenenler için, günlük konuşma dilinde sıkça karşılaşılan phrasal verbs’leri bilmek, iletişim becerilerini geliştirmek adına kritik bir unsurdur. Bu makalede, İngilizce öğrenenlerin bilmesi gereken önemli phrasal verbs’leri ele alacak ve her birinin kullanımıyla ilgili pratik bilgiler sunacağız.
En Çok Kullanılan Phrasal Verbs
Bring up: Anlamı: Gündeme getirmek, bahsetmek. Örnek Kullanım: Please don’t bring up that topic during the meeting.
Turn into: Anlamı: Dönüşmek, dönüştürmek. Örnek Kullanım: The caterpillar turned into a beautiful butterfly.
Look forward to: Anlamı: Dört gözle beklemek. Örnek Kullanım: I am looking forward to your visit next week.
Take off: Anlamı: Havalanmak, başarıya ulaşmak. Örnek Kullanım: The business started to take off after the new marketing strategy.
Run out of: Anlamı: Tükenmek, bitmek. Örnek Kullanım: We’ve run out of milk; we need to buy some more.
Put off: Anlamı: Ertelemek, erteletmek. Örnek Kullanım: They decided to put off the meeting until next week.
Break down: Anlamı: Bozulmak, arıza yapmak. Örnek Kullanım: My car broke down on the way to work.
Give in: Anlamı: Teslim olmak, razı olmak. Örnek Kullanım: After a long argument, he finally gave in to her request.
Turn up: Anlamı: Ortaya çıkmak, varmak. Örnek Kullanım: She turned up at the party just in time.
Hang out: Anlamı: Takılmak, vakit geçirmek. Örnek Kullanım: We used to hang out at the café every Friday evening.
İlginizi çekebilir; çok kullanılan ingilizce kelimeler
Get ile İlgili Phrasal Verbler
İngilizce dilinde “get” fiili, pek çok farklı bağlamda kullanılan ve çeşitli anlamlar ifade eden önemli bir kelimedir. Bu makalede, “get” fiili etrafında şekillenen yaygın phrasal verbs’leri ele alacağız ve her birinin kullanımını açıklayarak bu ifadelerin günlük dilde nasıl kullanılabileceğini inceleyeceğiz.
- Get along: Anlamı: İyi geçinmek. Örnek Kullanım: Despite their differences, they manage to get along well.
- Get by: Anlamı: Geçim sağlamak. Örnek Kullanım: With the current income, it’s challenging to get by.
- Get ahead: Anlamı: İlerlemek, başarıya ulaşmak. Örnek Kullanım: Working hard is the key to getting ahead in your career.
- Get over: Anlamı: Atlatmak, üstesinden gelmek. Örnek Kullanım: It takes time to get over a difficult breakup.
- Get through: Anlamı: Üstesinden gelmek, başarıyla tamamlamak. Örnek Kullanım: I need to get through this workload before the deadline.
- Get in: Anlamı: Girmek. Örnek Kullanım: We should get in the car and head to the airport.
- Get out: Anlamı: Dışarı çıkmak. Örnek Kullanım: Let’s get out and enjoy the sunshine.
- Get off: Anlamı: İnmemek, bir yerden ayrılmak. Örnek Kullanım: She gets off the bus at the main station.
- Get together: Anlamı: Toplanmak, bir araya gelmek. Örnek Kullanım: We should get together for dinner sometime.
- Get across: Anlamı: İfade etmek, anlatmak. Örnek Kullanım: It’s important to find the right words to get your point across.
Sonuç olarak, “Get” fiili, pek çok farklı phrasal verbs ile kullanılarak İngilizce dilinde zengin bir ifade gücüne sahiptir. Bu ifadeleri kullanarak, iletişiminizi daha etkili kılabilir ve günlük dilde daha doğal bir şekilde ifade edebilirsiniz. Her bir phrasal verb’i örnek cümlelerle kullanarak pratiğe dökerek, dil becerilerinizi geliştirebilirsiniz. Dil öğreniminde sürekli pratik, başarıya giden yolda önemli bir adımdır.