Türkçedeki gelecek zamanla bir cümle kurmak istediğimizde -ecek, -acak eklerinden yararlanırız. Peki ya ingilizcede gelecek zaman ile nasıl cümle kurabiliriz? İngilizce’ de gelecek zamanlı cümleler kurmak için will, going to zaman ifadelerine ihtiyaç duyacağız.
Bu makalede will going to arasındaki farklar nelerdir açıklayacağız ve gelecek zaman cümle örneklerini sizinle paylaşacağız.
İlginizi çekebilir: Almanca Soru Zamirleri
Will Ne Demek
İngilizcede will ne demek ? Will ingilizcede gelecek zamanlı cümleler kurmak istediğimizde gereken zaman ekidir. Will daha çok tahminlerde veya gelecek zamanda bir şey yapmaya tam o anda karar verdiğimiz durumlarda kullanılır. Aynı zamanda gelecek zaman için yaptığımız plandan %100 olarak emin değilsek, vazgeçme durumumuz var ise, will going to arasından will ile cümleyi kurmamız daha doğru olacaktır.
Will örnek cümleler;
- Tomorrow, I will go to the cinema with my friends. (Yarın arkadaşlarımla sinemaya gideceğim.) (Şu anda karar verilmiş.)
- Will you come to the party tomorrow’s party? (Yarınki partiye gelecek misin?)
- Will they play with us? (Onlar bizimle oynayacak mı?)
- He won’t come to the dinner tomorrow. (O yarın akşam yemeğine gelmeyecek.)
- This week probably will be rainy. (Bu hafta muhtemelen yağışlı olacak.)
- She didn’t sleep enough yesterday, she will wake up late today. (O dün gece yeterince uyumadı, bu gün geç uyanacak.)
- Will you come to meet me this year? (Bu yıl beni görmeye gelecek misin?)
- I will visit you when you come back from the trip. (Geziden döndüğünde seni ziyaret edeceğim.)
- I think they will forget to call us after the meeting. (Bence toplantıdan sonra bizi aramayı unutacaklar.)
- I hope you will be ready until I arrive. (Umarım ben gelene kadar hazır olacaksın.)
Going To Ne Demek
Will going to eklerinden sırada going to konu anlatımına geldi. Peki going to nasıl kullanılır? Going to plandığınız şeyden %100 emin olduğunuzda, daha önceden planladığınız ve kesin olacak gerçekleşeceğinden emin olduğunuz durumlarda kullanılır. Şimdiki zaman olan Going to örnek cümleler;
- I am going to find a new friend. (Yeni bir arkadaş bulacağım.)
- Are we going to go to the party tonight? (Bu gece partiye gidecek miyiz?)
- You are going to tell me everything. (Bana her şeyi söyleyeceksin.)
- We are going to let you know once you get acceptance. (Kabul aldığında biz seni bilgilendireceğiz.)
- Who are you going to go with? (Kiminle birlikte gideceksin?)
- I am not going to force you to do it. (Onu yapman için seni zorlamayacağım.)
- People are going to learn how to behave in crowded places. (İnsanlar kalabalık yerlerde nasıl davranmaları gerektiğini öğrenecekler.)
- I am not going to get another one. (Başka bir tane daha almayacağım.)
- Am I going to come with you too? (Ben de seninle birlikte gelecek miyim?)
- You are not going to come with us. (Sen bizimle gelmeyeceksin.)
Will Going To Farkı
Will going to arasındaki farkı anlamak için cümledeki kesinliğe bakabilirsiniz. Yani will ile kurulan cümleler anlık verilmiş kararlar olurken, going to ile kurulmuş cümleler önceden planlanmış ve gerçekleşmesi planlanan cümlelerdir.
Ancak going to’da şöyle bir durum vardır, insanlar be+going to ile cümle kurduklarında -ecek,- acak ekini getirmiş olurlar fakat, bazen planlarımızdan bahsederken olduğu gibi şimdi zaman eki ile de bunu gerçekleştirebiliriz (İngilizcedeki adı ile simple present tense.)
Örneğin; I am going to go cümlesinde ‘gideceğim’ anlamına geldiği gibi ‘gidiyorum’ anlamına da gelir. Çünkü simple present tense de be+ going to ile kurulur. Peki simple present tense ile future tense farkını nasıl anlayacaksınız?
Cevap çok kolay, sadece sonundaki zaman kelimeleri ile farkı anlayacaksınız. I am going to go tomorrow denirse future tense, I am going to go now dendiğinde ise simple present tense kullanıldığını anlayabilirsiniz.
İlginizi çekebilir: İngilizce Aylar, Günler, Mevsimler
Will going to Cümleleri
İngilizce | Türkçe |
---|---|
I am going to visit my friend. | Arkadaşımı ziyarete gidiyorum. |
She is going to start a new job. | Yeni bir işe başlayacak. |
We are going to have dinner soon. | Yakında akşam yemeği yiyeceğiz. |
They are going to travel to Paris. | Paris’e seyahat edecekler. |
He is going to learn to play guitar. | Gitar çalmayı öğrenmeye gidiyor. |
Are you going to the party tonight? | Bu gece partiye gidiyor musun? |
I think it’s going to rain later. | Sanırım daha sonra yağmur yağacak. |
She is going to buy a new car. | Yeni bir araba alacak. |
We are going to celebrate her birthday. | Doğum gününü kutlamaya gidiyoruz. |
They are going to build a new house. | Yeni bir ev inşa etmeye gidiyorlar. |
I am not going to eat fast food. | Fast food yemeyeceğim. |
He is going to take a cooking class. | Yemek yapma sınıfına katılacak. |
We are going to watch a movie later. | Daha sonra film izleyeceğiz. |
She is going to meet us at the park. | Bize parkta buluşacak. |
They are going to adopt a pet. | Bir evcil hayvan sahiplenmeye gidiyorlar. |
I am going to learn a new language. | Yeni bir dil öğrenmeye gidiyorum. |
We are going to explore the city. | Şehri keşfetmeye gidiyoruz. |
Are they going to attend the concert? | Konseri izlemeye gidiyorlar mı? |
She is going to quit her job. | İşini bırakmaya gidiyor. |
He is going to run a marathon. | Bir maraton koşmaya gidiyor. |
I am going to read a book tonight. | Bu gece bir kitap okumaya gidiyorum. |
They are going to plant a garden. | Bir bahçe dikmeye gidiyorlar. |
She is going to start a blog. | Bir blog başlatmaya gidiyor. |
We are going to attend the wedding. | Düğüne katılmaya gidiyoruz. |
He is going to fix the car. | Arabayı tamir etmeye gidiyor. |
Are you going to join the gym? | Spora katılmaya gidiyor musun? |
She is going to paint a masterpiece. | Bir şaheser resim yapmaya gidiyor. |
They are going to volunteer at the shelter. | Barınağa gönüllü olmaya gidiyorlar. |
I am going to learn to dance. | Dans öğrenmeye gidiyorum. |
We are going to have a family reunion. | Aile buluşması yapmaya gidiyoruz. |
He is going to propose this weekend. | Bu hafta sonu evlenme teklifi yapmaya gidiyor. |
She is going to run a marathon. | Bir maraton koşmaya gidiyor. |
Sıkça Sorulan Sorular
Will going to Farkı nedir?
Will going to, gelecekteki olayları ifade etmek için kullanılan iki farklı zaman ifadesidir. ‘Will’, anlık kararlar ve tahminler için kullanılırken, ‘going to’, önceden planlanmış veya tahmin edilebilir olayları ifade etmek için kullanılır.
Will going to farkı örnek nelerdir?
Will ve going to, gelecekteki olayları ifade etmek için kullanılır, ancak farklı bağlamlarda kullanılırlar. Örneğin, ‘will’ anlık kararlar için kullanılırken, ‘going to’ önceden planlanmış olayları ifade etmek için kullanılır. Örnek olarak: ‘I will help you’ (Anlık karar); ‘I am going to visit my parents’ (Planlanmış olay).
Be going to nerede kullanılır?
Be going to, gelecekte gerçekleşecek planlanmış veya önceden tahmin edilebilen eylemleri ifade etmek için kullanılır. Özellikle, niyetleri, planları veya öngörülen gelecekteki olayları belirtirken kullanılır. Örneğin: ‘I am going to start a new job next month